Omurga, iskelet sisteminin destek ve dengede en önemli rolü olan, omuriliği koruyan parçasıdır. Omurga patolojileri M.Ö. 2900 yılında Mısır mumyalarında ilk olarak gösterilmiştir. M.Ö. 1550 Edwin Smith papirüsünde ise yazılı olarak ilk kez omurga patolojilerinden bahsedilmiştir. Eski çağlardan beri omurga hastalıklarının teşhis ve tedavi seçeneklerinin anlaşılmasında birçok katkı ve gelişim mevcuttur. Konvansiyonel omurga cerrahisinde ortaya çıkan iatrojenik hasar ve denge kaybının sonucunda daha düşük komplikasyon oranı, daha az doku hasarı ve kan kaybı, daha iyi ağrı kontörlü ve günlük hayata daha hızlı dönüş sağlamak için yeni arayışlar ortaya çıkmıştır. Özellikle mikroskop, lazer teknolojisi, endoskopi, video sistemleri gibi teknolojik yeni gelişmeler sonucu minimal invaziv prosedürler geliştirilmiştir. Genişletilmiş görüntüleme sistemlerinin omurga cerrahisinde kullanımı ve biyolojik malzemelerdeki gelişmeler takip etmiştir.